hey, wir sind nicht ali oder ahmet,
betrachtet das schachbrett.
wer uns mißachtet ist jetzt im zugzwang,
ihr machtet uns mit eurem betrug lang genug krank.
betonköpfe verschwinden vom winde verweht wie flugsand.
gözünü dört aç ve kulak ver bana,
98 cartel direk gelir sana.
maffay la kaynaştık ne öyle yanyana
bıktım usandım kibrit gibi yanmaya
ceviz boş kaldı sele gitti nefretin
haksızlıkla yolsuzlukla doldu taştı defterin
devletin sağ kolu musun ulan züftü
insanlara karşı hakaretlerin sadece püftü
dar kafalığın sonucu elbette meskenet
dünyanin her yeri sana bana memleket
beş milyar yolcu baraber ayni gemide
kara toprak bekliyor senide benide
işte cartel maffay la beraber
işte cartel maffay la beraber
sevgi tarlasına etnik tohumlar ektik
sonuçta estetik fotoğraflar çektik
cartel maffay işte kültürlerin birleşimi
dik kafalar öğrenemez kafa yoran bilir işi
bilir kişi acemi acaba kim yener
örümcek beyinliler karanlıkta gezer
aydının elinde her sefer fener
şener gibi şen olup birazcıkta gülelim
üç günlük dünyada neden üzüp üzülelim
su gibi süzülelim çuval gibi büzülelim
dargın suratlar nefretin kaç paralık
gerçeklere gözünü yumanların sonu karanlık
susarak kime yarandık bu parça size
karanlığa biraz ışık tuttuysak ne mutlu bize
gök ne sınır tanır ne vize
onu bunu bırakında gelin artik kendinize
işte cartel maffay la beraber
işte cartel maffay la beraber
sınırlı ufuklara gözü gören körlere
yaşamayı unutup ölen amatörlere.
tek yön çemberinde dolaşıp dönen şoförlere
paydos ulan uyan 2000'e 5 kala.
yola çıktık yöreselden ulusala
ulusaldan evrensele atlıyoruz daldan dala.
ağaç gibi tür tür yaşamak tek ve hür.
orman gibi kardeşçesine bir ömür.
kömür başına mı vurdu.
senindi benimdi derken unuttuk cihanı yurdu.
barışı sulhu imdaat imdaaat imdaaaaaat ulan orman yaniyor.
kızılırmak'tan kızıl, gönlüm kanıyor.
kim geliyor kim kalıyor.
hangi at gözlüklü eşek kalacağını sanıyor.
bizi bizden iyi tanıyor gök ve deniz.
bir de kara toprak naber lan keriz, naber lan keriz, naber lan keriz?
işte cartel maffay la beraber
işte cartel maffay la beraber
betrachtet das schachbrett.
wer uns mißachtet ist jetzt im zugzwang,
ihr machtet uns mit eurem betrug lang genug krank.
betonköpfe verschwinden vom winde verweht wie flugsand.
gözünü dört aç ve kulak ver bana,
98 cartel direk gelir sana.
maffay la kaynaştık ne öyle yanyana
bıktım usandım kibrit gibi yanmaya
ceviz boş kaldı sele gitti nefretin
haksızlıkla yolsuzlukla doldu taştı defterin
devletin sağ kolu musun ulan züftü
insanlara karşı hakaretlerin sadece püftü
dar kafalığın sonucu elbette meskenet
dünyanin her yeri sana bana memleket
beş milyar yolcu baraber ayni gemide
kara toprak bekliyor senide benide
işte cartel maffay la beraber
işte cartel maffay la beraber
sevgi tarlasına etnik tohumlar ektik
sonuçta estetik fotoğraflar çektik
cartel maffay işte kültürlerin birleşimi
dik kafalar öğrenemez kafa yoran bilir işi
bilir kişi acemi acaba kim yener
örümcek beyinliler karanlıkta gezer
aydının elinde her sefer fener
şener gibi şen olup birazcıkta gülelim
üç günlük dünyada neden üzüp üzülelim
su gibi süzülelim çuval gibi büzülelim
dargın suratlar nefretin kaç paralık
gerçeklere gözünü yumanların sonu karanlık
susarak kime yarandık bu parça size
karanlığa biraz ışık tuttuysak ne mutlu bize
gök ne sınır tanır ne vize
onu bunu bırakında gelin artik kendinize
işte cartel maffay la beraber
işte cartel maffay la beraber
sınırlı ufuklara gözü gören körlere
yaşamayı unutup ölen amatörlere.
tek yön çemberinde dolaşıp dönen şoförlere
paydos ulan uyan 2000'e 5 kala.
yola çıktık yöreselden ulusala
ulusaldan evrensele atlıyoruz daldan dala.
ağaç gibi tür tür yaşamak tek ve hür.
orman gibi kardeşçesine bir ömür.
kömür başına mı vurdu.
senindi benimdi derken unuttuk cihanı yurdu.
barışı sulhu imdaat imdaaat imdaaaaaat ulan orman yaniyor.
kızılırmak'tan kızıl, gönlüm kanıyor.
kim geliyor kim kalıyor.
hangi at gözlüklü eşek kalacağını sanıyor.
bizi bizden iyi tanıyor gök ve deniz.
bir de kara toprak naber lan keriz, naber lan keriz, naber lan keriz?
işte cartel maffay la beraber
işte cartel maffay la beraber